Recent reviews by SkyValse

4A Games'in geliştirdiği, Deep Silver'ın yayımcılığını Metro 2033 serisinin ikinci oyunu. Atmosfer birinci oyun kadar güzel, hatta zaman zaman daha güzel işlenmiş. İlk oyuna istinaden yalnız geçirdiğiniz zaman daha fazla olduğu için ilk oyundan daha kasvetli ama her açıdan çok zevkli. Ayrıca çıktığını zamanı düşünürsek (14 Mayıs 2013) grafikleri halen benim diyen birçok oyunu cebinden çıkartır. Oyunda ister çatışmalar eşliğinde, ister olabildiğince gizlilik içeren şekilde gidilebiliyor fakat alternatif sonlar bu gidişatın durumuna göre belirleniyor.İyi son için Lesnitsky ve Pavel'i öldürmemeniz, silah bırakan askerlere de dokunmamanız gerekiyor. Ek olarak oyun içerisinde dilencilere yardım etmek, atış poligonunda kazandığınız ayıcığı küçük bir çocuğa hediye etmek vb. görevleri de yapmanız gerekiyor.

İyi sonu görmek isteyenler Metro: Last Light - Full Redemption Playthrough yazarak Youtube üzerinden tüm detaylara bakabilirler.

Metro oynarken gaz maskesi filtremiz kirlendikçe nefes almanın güçleşmesi, maske içerisinde oluşan damlacıklar, telsiz seslerinin mekân içerisinde yankılarının gerçekçiliği, filtrenin kalan süresi için saatimize bakarken karakterin yaptığı hareket ve daha sayamayacağım bir sürü detay oyuna daha fazla hayran olmamı sağladı. Bu oyunu oynarken aynı zamanda o atmosfer içinde siz de yaşıyorsunuz. Bendeki yeri her daim çok farklı olan bir sanat eseridir Metro 2033 serisi. Ek paketlerden biri olan Kshatriya bölümünde piyano çalan kısma hayran kaldım. Post-apokaliptik bir ortamda bile müzik her şeyi güzelleştiriyor.

Ayrıca Bolshoi bölümündeki tüm gösteriyi izlemenizi tavsiye ederim.
Oyunu bitirdiğinizde görev bölümünde özel görevler açılacaktır. (DLC) Bunları görmediği için oynayamadan oyunu silen çok kişi olmuş.

Son olarak özellikle Metro 2033 sevenler için dikkat çekici birkaç detay vermek istiyorum.

Açılışta Artyom ve arkadaşlarının hikâyesini dinlerken arkada çalan müziğin ismi Metro: Last Light - Reminiscence'dir.
Revolution bölümünde Matruşka kutular diye isimlendirilen iç içe geçmiş kutuları açıp içinde 5.45x39mm MGR bulabilirsiniz.
Developers Pack - Venice bölümünde oyun geliştiricilerinin yüzlerin bulunduğu tablolar duvarlarda asılı.
Pavel DLC bölümünde barda içtiğinizde masa üstünde dans edenleri göreceksiniz: :)
Yine Revolution bölümüde bir küvet içinde yarısı suya batmış Titanic maketi görülüyor.
Bolshoi bölümünde oturan 2 kişi S.T.A.L.K.E.R.: Shadow of Chernobyl'deki Strelok ve Doktor'a çok benziyor ve bize A Stalker diye sesleniyorlar.
Yine Venice bölümünde çok sarhoş olup değişik bir şekilde uyanabiliyorsunuz. :)
Pavel DLC bölümünde kasalardan birinde 13. Cuma maskesi çıkmakta.
Developers Pack DLC bölümünde tam meydandaki karakter arkanızı döndüğünüz sürekli farklı şekilde karşınıza çıkacak.
Yine Venice bölümünde nargileyi içtiğinizde başka bir mekânda uyanıyorsunuz.

Tüm Metro 2033 severlere selamlar.

Dmitry Glukhovsky'nin Metro 2033 adlı romanından uyarlanan muhteşem FPS oyunu. Halen çağının çok ötesinde olduğunu ve grafiklerin çok yeterli olduğunu söyleyebilirim. Oyunun kendi atmosferinin güzelliği bir yana, silahların çeşitliliği çok güzel. Post apokaliptik ortam sonrası el yapımı pnömatik, konvansiyonel silahların modellemelerine bayıldım.

Oyunda ticaret mantığı askeri sınıf mermiler 5.45x39mm (mgr) ile değiş-tokuş şeklinde ilerliyor. 2013 öncesi büyük savaştan önce üretilen kaliteli mermiler. Bazı zamanlarda veya oyunun sonlarına doğru bu mermileri kullandığınızda patlama sesi değişkenliği, hasarı ve alev alması gibi çok ince ama güzel detaylar var. Ayrıca hikaye ilerleyişine sadık kalarak ve karakterlerin diyaloglarını dinleyerek moral puanı topluyoruz, bu puan oyunun sonun görmemize etki ediyor.

Fiyatıyla, atmosferiyle, grafikleri vs. kısacası her şeyi ile şiddetle tavsiye ediyorum. Ve Khan dostumun alıntısıyla incelememi bitiriyorum.

Ne ekersen onu biçersin Artyom. Güç güce cevap verir, savaş savaşı doğurur ve ölüm yalnızca ölümü getirir. Bu kısır döngüyü kırmak için insan hiç düşünmeden ve şüphe duymadan hareket etmekten daha fazlasını yapmalıdır.
-Khan Aitmatov

Mad Max evreni ve Wasteland hastası bir oyuncu olarak oyunu çok büyük heves ve merakla aldım. George Miller yönetmenliğindeki sırasıyla Mad Max filmleri:

Mad Max 1979
Mad Max 1981
Mad Max: Beyond Thunderdome 1985
Mad Max: Fury Road 2015
Mad Max: Furiosa: A Mad Max Saga 2024

ve genel çok kişinin bilmediği hayran yapımı olan kısa film Mad Max Renegade'i ezbere bilen bir şekilde oyuna daldım ve çok beğendim. Dövüş mekaniği Rocksteady'nin Batman serisiyle aynı hissiyatta fakat çok farkı infaz şekilleriyle çeşitlilik katılmış bu sebeple her fırsatta dövüşe giriyorsunuz.

Grafikleri oldukça güzel ve optimizasyon çok yeterli. Capture Mod'u sayesinde inanılmaz güzel ekran görüntüleri yakalanabiliyor.

Oyunu çok detaylı bir şekilde köşe bucak her görevi yaparak, tüm kampları kuşatıp, tüm kaleleri sonuna kadar geliştirip bitirdim. Magnus Opus'umu Ultimate Big Chief V8 ile taçlandırdım.
Pek çok oyuncu ağırlık dengesini gözetmeden V8 kullanıp daha sonra V6 daha performanslı oluyor gibi bir yanılgıya kapılıyor ama Custom yapacaksanız ağırlık dengesi oyunda çok önemli ve lakin halihazırda bir sürü Arc Angel (Hazır setup) oyunda mevcut. Hele ki konvoy kapışmaları inanılmaz güzel.

Ben gibi Diablo vb. oyunları köşe bucak bitirmeyi sevenler için birçok görev çeşitliliği mevcut. Haritadaki bölgelerde konvoylara saldırması, mayın temizlemesi vs. güzel. Kamplara saldırılarınızda renkli işaret fişekleriyle haber vermeleri gibi çok hoş detaylar var. Sadece Scrap toplaması ilk başlarda biraz zahmetli fakat geliştikçe, özellikle kalelerdeki geliştirmeler ile birlikte ileride çok gereksiz şekilde her şeyiniz full biriktirip duruyorsunuz.

Oyunun eksilerine gelince, açık dünya haritası ve post apokaliptik bir evren olduğundan, filmlerin de yapımcısı Warnes Bros doğal olarak evreni yansıtmış ancak herkesin haklı olduğu bir nokta; oyunun çok fazla tekrar düşmesi ve bir süre sonra aynı döngüyü yapıp duruyor olmanız. Birde sunucular kapandığı için çevrimdışı olduğunuzda kalelerdeki otomatik Scrap toplama özelliğinin çalışmıyor olması benim için eksi sayılabilir. Çünkü sunuculara giriş talep ediyor.

Özetle çok beğendiğim, keyifle oynadığım ama tekrara düşmesinden dolayı rutinleşen bu oyunu Mad Max evreni seven herkese tavsiye ediyorum. Ayrıca Chum reyiz çok tatlı heheh.

Zamanında P.C olmadığını için oynayamadığım oyunu sonunda %100 olarak en zor seviyede bitirdim. Keşke vaktinde gerekli imkanlar olsaydı da bu güzel eseri daha önce oynayabilseyim. Neyse kısmet artık. Cryengine ile yapılmış muhteşem grafikleri halen bile bazı ekran kartlarını köstürebilir. :) Döneminin çok ilerisinde bir oyun olduğu apaçık orada. Ziya kükürt, Bora Sivri, Ali Ekber Diribaş, İpek Tuzcuoğlu, Bahtiyar Engin gibi bir çok ses sanatçıları Türkçe seslendirmede var. Ben İngilizce dilinde bitirsem de zamanında tüm oynanış videolarını Türkçe yapıyorlardı ve bambaşka bir keyfi vardı.

Steam indirimleriyle Remastered Trilogy versiyonu çok uygun bir fiyata aldım ve çok memnun kaldım. Herkese tavsiye ederim.

Müziklerini Hans Zimmer'in yapmış olduğu harika devam oyunu. Grafiklerini zamanına göre halen çok ilerde ve aynı zamanda bilgisayarı çok yormuyor. Oyunda bug yok. %100 tüm başarımlarıyla birlikte Post-Human Warrior zorlukta bitirdim. Taktiksel asistan çok işe yaramıyor, üzerimizde bu muhteşem giysi olduğundan sadece birkaç kere ilerlemek adına kullandım fakat çok kullanışlı değil. Bazı noktalarda checkpoint sistemi sinir etse de her şeyi ile çok beğendim. Ayrıca sonlara doğru görünmez uzaylıları NanoVision ile rahat rahat görebiliyorsunuz. Cloak Tracker III kasmaya çok gerek yok.

Daha kısa olan serinin 3. oyunu bende beklentileri sonuna kadar karşıladı. Cry Engine 3 motoru ile yapılan grafikler 2013 yılının oyunu olmasına rağmen, birçok oyuna halen kafa tutar. Oyun 7 adet bölümden oluşuyor. Bazı yorumlarda kısalığından söz edilse de bence oldukça tatmin edici bir uzunlukta. Ayrıca yay ve ok detayı oyunu çok güzel hale getirmiş. Yay'ın sertlik seviyesinin belirlenmesi, attığımız okları toplamamız ve görünmezliği bozmaması inanılmaz güzel olmuş. Ben genelde orijinal dilde oynamayı tercih ediyorum fakat Türkçe dublaj ve seslendirmeler çok başarılı.

Oyunda %100 başarım sağlamak isteyenler için maalesef iki adet kötü haber var. İki adet başarım maalesef bug içeriyor. Bunlar:

Geared Up: Unlock all weapon attachments
Suited Up: Upgrade all Nanosuit modules to Maximum level

Bu iki başarım için oyun Remastered olsa bile çözüm yok. Konuyla ilgili detaylı araştırma yaptım fakat çok oyuncu aynı sorundan mustarip.

Son olarak Safeties Off - (Emniyetler Kapalı) Bölümünde çok güzel bir Easter Egg mevcut. Mayınlı alanı geçtikten sonra bataklık içinde Tor’un Çekici Mjölnir bulunuyor. Ve düşmanlarımızı bu çekiçle öldürebiliyoruz.

Oynayacak herkese şimdiden iyi eğlenceler.

Simyacı Similatör

Amatör bir simyacı olarak başladığımız yaşamımıza simya haritasını ve iksirleri keşfederek başlıyoruz. Harita oldukça büyük ve gerekli malzemeleri kullanarak simya haritasında en uygun iksiri yapmaya çalışıyoruz. Havanda öğüttüğümüz her malzemenin harita üzerinde aldığı yol / yön / uzaklık faklı. Doğru malzeme ile daha az maliyet gözetebilir ve daha çok kar edebiliriz. Haritada farklı etkileri olan iksirleri hatırladıkça tecrübemiz artmakta, bu doğrultuda seviye atlamaktayız. Her seviye atladığımızda yetenek puanı kazanıyoruz ve bu puanları yetenek ağacında dağıtıyoruz. İksirler de 1 (Zayıf) - 2(Orta) - 3(Güçlü) seviye olarak hazırlanabiliyor.

Ayrıca simya haritasında su bazlı ve oyunda biraz ilerlediğinizde yağ bazlı iksirler hazırlanabiliyor. Zira bazı iksirler haritanın çok ücra köşelerinde olduğundan zorluyor ama yağ bazlı iksir haritasını açtığınızda rahatlıyorsunuz. Bu sebeple biraz sabırla ilerlemekte fayda var.

Dükkanınıza gelen müşterilere hazırladığınız iksirleri satıyor ve para kazanıyorsunuz. Aynı şekilde iksirler için gerekli malzemeleri alacağınız tüccarlar da dükkanınıza geliyor. Oyunda sıkı pazarlık (Haggle) ederek gerek satacağınız iksirlerin gerekse alacağınız ürünlerin fiyatını ciddi oranda değiştirebiliyorsunuz.

Dükkanınızın bodrumunda gelişmiş simya makinesiyle komplike iksirleri yapıyor ve makine geliştikçe daha ileri seviye iksirleri yapabiliyorsunuz.

Özetle:

Dinlendiriciliği, yumuşak ve orta çağ esintisi grafikleri, oyun içi etkileşimleri ile çok güzel ve çok oynanabilir bir oyun olmuş. Sandbox tarzı - Craft oyunlarını seviyor ve bu tarzdan hoşlanıyorsunuz bu fiyata bu oyunu kesinlikle kaçırmayın. Ayrıca detaylı Türkçe rehber hazırladım. İlgilenenlere faydalı olması dileğiyle.

https://steamoss.com/sharedfiles/filedetails/?id=2924729022

Hepinize bol kazançlar simyacılar. Efsane simyacı olma yolunda başarılar..

Başlangıçta siyah giyinen ve taktiksel silahlar kuşanmış insanlardan kaçan bir çocuğu kontrol ettiğimiz oyun, hem birçok sistem eleştirisi hem de distopya öğeleri barındırıyor. Kasvetli ama bir o kadar da güzel işlenmiş grafikleri var. Bulmacaları eğlenceli ve zorlamıyor. Oyunun sesleri çok güzel dizayn edilmiş, bazı yerlerde korku ve adrenalin ile çocuk karakterin nefes sesini ve gerilimi hissediyorsunuz. Puzzle-platformer oyunları seviyorsanız kesinlikle alın fakat bu oyuna sadece oyun demek haksızlık olur. Tam anlamıyla bir sanat eseri. Ayrıca alternatif başka bir sonu bulunuyor, yani sadece bir adet son yok. Oyun bittikten sonra hakkındaki teorileri ve içerideki evreni anlamak adına internetten araştırmanızı tavsiye ederim.

Kesinlikle alın oynayın. Fiyatını son kuruşuna kadar hak ediyor.

Oyunun fiyatı DLCler ile birlikte bile oldukça uygun. Boyutu oldukça küçük olmasına rağmen grafikleri tatmin edici. Geliştiriciler herhangi bir sorun olduğunda topluluk kısmında oyunculara hemen cevap veriyorlar. Grafikleri dinlendirici ve müzikleri çok güzel. Özellikle 80 - 90 arası çocukluk geçirmiş kişiler için ayrıca özel bir hal alıyor. Oyunu aslında Geleceğe Dönüş efsanesi DeLorean DMC-12 için almıştım ama oynadıkça daha da içine çekti. Sadece müzikleri için bile alınır.

Oyunu yıllar önce köşe bucak sürüne sürüne, sindire sindire oynamıştım. Bundle indirimi ile birlikte alarak nostalji yapmak istedim fakat her şey zamanında güzel. Öncelikle oyun kontrolleri oldukça zor, zor olmasının yanında pratik değil. Grafikler 2005 yılı için oldukça ideal ama günümüz ile karşılaştırınca tabii ki göze o kadar da güzel görünmüyor. Yine de geçirdiğim güzel saatlerin anısına ve eskilere götürmesi adına oyunu tavsiye ediyorum. Vaktim ve sabrım var diyorsanız, alın seriyi baştan sona doğru ilerleyerek bitirin.