37
Products
reviewed
467
Products
in account

Recent reviews by krapss

< 1  2  3  4 >
Showing 1-10 of 37 entries
2 people found this review helpful
6 people found this review funny
7.1 hrs on record
i finally have a girlfriend!
Posted 20 December, 2022.
Was this review helpful? Yes No Funny Award
6 people found this review helpful
1 person found this review funny
350.2 hrs on record (246.9 hrs at review time)
güzel oyun ama sıkıyor

ayrıca ne kadar kasılırsan kasıl sanki güçlenmen duruyor gibi bir yerden sonra

ve çok zamanımı yedi, siz de yedirtmeyin benim gibi


son olarak da solo maceraya atılacaksanız siz de sıkılacaksınızdır bir zaman sonra (neyse ki kitlesi iyi, güzel arkadaşlar edinebilirsiniz)
Posted 12 September, 2022.
Was this review helpful? Yes No Funny Award
1 person found this review helpful
1 person found this review funny
54.8 hrs on record
bu oyunla bütünleşmek istiyorum
Posted 12 September, 2022.
Was this review helpful? Yes No Funny Award
410 people found this review helpful
249 people found this review funny
2
2
6
6.1 hrs on record (5.9 hrs at review time)
düşünsenize hayatınızda yaptığınız onca seçim sizi bu oyunu oynamaya itiyor.
Posted 8 September, 2022.
Was this review helpful? Yes No Funny Award
4 people found this review helpful
15.5 hrs on record (7.6 hrs at review time)
harika
Posted 3 September, 2020.
Was this review helpful? Yes No Funny Award
32 people found this review helpful
16.0 hrs on record
Devil May Cry 5 İnceleme

Yapım: Capcom
Dağıtım: Capcom
Tür: Hack&Slash
Platform: PC, PS4, Xbox One
Çıkış Tarihi: 8 Mart 2019

Nedir bu Devil May Cry 5?

Capcom tarafından hem geliştirilip hem de yayımlanan, Dante'nin yaşlanıp saçlarının beyazladığı, Nero'nun ise ergenlikten çıkıp genç olduğu ve her Devil May Cry oyununda olduğu gibi önümüze gelen tüm iblisleri acımadan doğradığımız bir oyundur Devil May Cry 5.

Oynanış

Karakterler ve silahlar: Öncelikle oyunda kontrol edilebilir üç karakter bulumakta; Nero, Dante ve V. Eğer önceki Devil May Cry oyunlarını oynadıysanız zaten Nero ve Dante’yi tanırsınız fakat V yeni bir karakter. Bu V denen herifin aslında kim olduğunu tahmin edebiliyorsunuzdur zaten. Eğer tahmin edemediyseniz boşverin, oyun size daha keyifli gelecektir. Neyse, nerede kalmıştık? Heh, oynanılabilir üç karakterin olduğudan bahsetmiştim en son.

Bu her kontrol edilebilir karakterlerin kullandığı silah tarzı farklı. Örneğin Nero, Devil Breaker türündeki silahları kullanıyor. Peki nedir bu Devil Breaker? Aslında bunlar yapay kol ve bu kolları da Nico adlı bir kız yapıyor. Kendisi silah yapmaya bayılan bir tip. Bu Devil Breakerlar savaş sırasında inanılmaz işe yarıyor. Diyelim ki savaş esnasında bu kol kırıldı ne yapacağız? Tabii ki diğeriyle değiştireceğiz. Çünkü yanımızda tek değil, 8 tane Devil Breaker taşıyabiliyoruz yedek olarak. Ve bambaşka özelliklere sahip bir çok Devil Breaker çeşidi de mevcut. Bu sayede de daha güzel combolar çıkarıp kendimizi tatmin edebiliyoruz.

Şimdi gelelim Dante’ye. Dante’nin silah tarzı hiç değişmemiş. Öyle ki, bu oyunda da önceki Devil May Cry oyunlarındaki kullandığımız silahları kullanıyoruz. Dante’nin öncelikli silahı olan kılıçlardan bahsedelim. Oyuna ilk başladığımızda Rebellion ve Balrog silahlarıyla başlıyoruz (Balrog hakkında daha sonra konuşacağım). Rebellion adlı kılıç neredeyse tüm DmC oyunlarında karşımıza çıkıyor fakat bu oyunda Rebellion’u pek kullanamıyoruz. Tam kavuştuk derken kılıç kırılıyor çünkü. Tabii bu kılıç gidince Dante, Sparda kılıcını kullanıyor. Daha sonra ise Dante, Devil Sword Dante’yi oluşturmak adına hem Rebellion’un hem de Sparda'nın gücünü emiyor. Onların dışında Dante’nin kullandığı silahlar; Balrog, Cavaliere, King Cerberus. Balrog adlı silah ele ve ayağa geçirilen bir silah. Pata küte girişiyoruz bu silahla. Cavaliere ise motor. Bildiğiniz motor işte. Ancak tek farkı motor ikiye ayrılabiliyor ve motorun tekerlekleriyle iblisleri öldürebiliyoruz. King Cerberus ise bir nunchaku. Devil May Cry 3 oyunundaki Cerberus silahının daha havalı ve kullanışlı hali. Ayrıca bu silah benim favorim.

Dante’nin silahlarından da bahsettiğimize göre geldik en gizemli karaktere yani V’ye. V, silah olarak sadece bastona sahip. Evet sadece bir baston fakat ekstra olarak yanında hayvanları var. Griffon, Shadow ve Nightmare olmak üzere 3 tane hayvanımsı yaratık mevcut. Bu hayvanları istediğimiz gibi kontrol edebiliyoruz fakat Nightmare hariç. Nightmare'ı sadece devil trigger barımız dolduğunda çağırabiliyoruz ve kontrol edemiyoruz.. Son olarak bana göre, V'nin kontrolleri yenilikçi ve harika combolar çıkarmaya elverişli.

Orblar: Oyunda red, green, white, blue, purple, yellow ve gold olmak üzere 7 çeşit orb mevcut. Her orbun etkisi birbirinden farklıdır. Örneğin red orblar, savaşta ihtiyaç duyacağımız eşyaları almamızı sağlarken, gold orblar savaşta öldüğümüzde kaldığımız yerden tekrar başlamamızı sağlar.

Renk Katan Mekanik: Devil May Cry oyunlarının vazgeçilmez mekaniği olan devil trigger bu oyunda da bulunmakta. Peki nedir bu devil trigger? Bu mekanik sürekli kullanılamamakla birlikte düşmana hasar verdikçe bu bar doluyor ve karakterlere kısa süre de olsa ekstra güç ve hız kazandırıyor. Bu bar her dolduğunda karakterimizin özel gücünü kullanabiliyoruz ve bu özel güçler oynanışa fazlasıyla renk katıyor. Ayrıca her karakterin gücü de farklı.

Vuruş hissi: İlk DmC oyunlarında vuruş hissi rezaletti, düşmanların geri tepkimesi çok yapaydı ve çok geç tepki veriyordu, neyseki bu sorun yeni oyununda yok. Sonunda en büyük sorun olan vuruş hissini düzeltmiş Capcom.

Düşman Çeşitliliği: Oyundaki düşman çeşitliliği fazla ve bu da oyunu renklendiriyor. Ayrıca düşmanların dövüş stillerinin birbirinden farklı olması çok iyi. Onun dışında, son boss hariç hiçbir boss tatmin edici değil. Çoğu boss sönük ve tatmin etmekten uzak.

Bölüm ve Çevre Tasarımı: Bölüm tasarımlarını fazla beğenemedim. Bunun ilk sebebi ise çok sade olması. Bu sadeliği bir takım bulmacalar ile giderebilirlerdi. Kısa da olsa bulmaca ekleseler harika olurdu bana göre. Çevre tasarımına değinecek olursak; fazlasıyla sıradan. Önceki tasarımlarla arasındaki fark çok az. Yani benim gözümde ne iyi ne de kötü.

Hikaye

En başta hikaye önemli değil demiştim fakat üstünden geçmeden duramadım. Aslında gayet basit bir hikayesi var; Dünya, her zamanki gibi yine tehlike altında. Yeraltından çıkmış bir ağaç insanların kanını sömürmekte. Tabii bu duruma el atmak Nero, Dante ve V karakterlerine düşüyor.

Dediğim gibi hack&slash oyunları zaten hikaye için oynanacak oyunlar olmadığından hikaye göz ardı edilebilir.

Atmosfer

Oyunun atmosferini beğendim. Önceki oyunların aksine daha hafif bir hava vardı oyunda. Tabi hafif dediysem de aldanmayın, önceki oyunlara göre hafif dedim. DmC oyunlarına ağır atmosferin yakıştığını düşünüyorum. Oyuna farklı bir hava katıyor.

Müzikler

Oyundaki müzikler gaza getirici fakat hiç akılda kalıcı değil. Belki savaşırken arkada epik bir müziğin çalması tatmin edici gelebilir fakat oyun bittikten sonra bu müzikler aklınızda hiç kalmıyor. Şahsen benim aklımda sadece “Devil Trigger” müziği aklımda kaldı.

Sonuç

Devil May Cry 5’den o kadar da memnun ayrılamadım fakat yine de eğlenceliydi. Oyunun oynanış süresi 11 saat ve gayet yeterli. Bu 11 saat içerisinde ara ara sıkıldığım oldu tabii ama genel olarak eğlendiğimi söyleyebilirim. Eğer bu oyunu almayı düşünüyorsanız indirimi beklemenizi tavsiye ederim.




Artılar(+)
- Oynanış kombo çıkarmaya elverişli
- Düşman çeşitliliği
- Karakterler akılda kalıcı
- Atmosfer başarılı
- Önceki oyunlarının aksine kamera açıları daha iyi

Eksiler(-)
- Bölüm tasarımları fazla sade
- Boss savaşları çok sıkıcı

https://pcsoyun.blogspot.com/2020/08/devil-may-cry-5-inceleme.html
Posted 29 August, 2020.
Was this review helpful? Yes No Funny Award
18 people found this review helpful
3
2
1
25.5 hrs on record
Obsidian Entertainment tarafından geliştirilip, Bethesda Softworks tarafından yayınlanan, RPG türüne damga vuran oyunlardan biri olup, post-apocalyptic temasını mükemmel işleyen ve gerilimli atmosferi ile gönüllerde taht kuran bir yapımdır Fallout New Vegas. Atmosferi ile, hikayesi ile beni etkileyen oyun, post-apocalyptic temasını mükemmel işlemiş. Bu temayı kullanan pek çok oyun mevcut fakat bu oyunu diğerlerinden ayıran şey atmosferi. Atmosfer sağlam. Ayrıca insanın içini ürperten ve alttan alttan vuran müzikleri de atmosferi güçlendirmiş

Devamını okumak için yandaki linke tıklayınız: https://pcsoyun.blogspot.com/2020/06/fallout-new-vegas-inceleme.html
Posted 25 June, 2020.
Was this review helpful? Yes No Funny Award
6 people found this review helpful
17.8 hrs on record
Beamdog’un yapımını ve dağıtımını üstlenmiş olduğu, ARPG ile Real Time with Pause türüne ve izometrik bakış açısına sahip, AD&D'den (Advanced Dungeons and Dragons) esinlenerek yapılmış bir oyundur Baldur’s Gate: Enhanced Edition. Orjinal oyunun remake’i olarak yapılan bu oyunda dağdan bayıra, patikadan yollara, köylerden kente dolaşıp yeni yerler, yeni yoldaşlar, yeni eşyalar keşfediyoruz. Ayrıca bu yoldaşları grubumuza katıp maceramızı şenlendiriyoruz...

Devamını okumak istiyorsanız bu linkten okuyabilirsiniz: https://pcsoyun.blogspot.com/2020/05/baldurs-gate-enchanted-edition-inceleme.html
Posted 25 June, 2020.
Was this review helpful? Yes No Funny Award
7 people found this review helpful
1 person found this review funny
106.7 hrs on record
JRPG oyunlarının yakınından geçmemiş biriyken “yav şu JRPG oyunları ne uzun ve sıkıcı” derdim. Hala da öyle diyorum. Özellikle ilk JRPG deneyimim olan Persona 5’de demiştim bunu. Çünkü, sürekli aynı mekaniklerle aynı savaşı defalarca yapmak o kadar sıkıcı ki. Sanki dejavu yaşıyormuşum gibi hissediyordum. 2 adım at, düşman karşına gelsin, savaşma ekranına geç, düşmanın işini bitir. Başlarda bu ne kadar eğlenceli olsa da sonrasında sıkmaya başladı. Hatta kan kusturtacak seviyede sıktı. Ama yine de oynamaya devam ettim. Bir gün tekrardan Persona 5 oynamak için PS4’ümün açma tuşuna basıp, koltuğuma oturdum ve bir baktım PS4 donup kaldı. Belki düzelir diye bekledim ama düzelmedi. Kapatma tuşuna basıyorum, basılı tutuyorum ama nafile. Ben de fişi çekmek zorunda kaldım ki çekmez olaydım. Fişi çıkarıp taktıktan sonra tekrar açtım PS4’ü, bir hata veriyor. Ne hatası hatırlamıyorum ama depolama ile ilgili bir sorun olduğunu hatırlıyorum. Yani kısacası, Persona 5 savem silindi. O kadar emek ve ilerleme toz oldu. Tabi bu olunca bende doğal olarak üzülmeye başladım. Boşlukta kalmıştım. Başka oynayacak bir oyun arıyordum ama bulamıyordum. Sonra Steam’deki kütüphanemde dolaşırken o oyunu gördüm. Final Fantasy VII. Belki boşluğumu kapatır umuduyla başladım oynamaya. Peki kapattı mı? Fazlasıyla...

İncelemenin devamına bu linkten bakabilirsiniz: https://pcsoyun.blogspot.com/2020/06/final-fantasy-vii-inceleme.html
Posted 25 June, 2020. Last edited 25 June, 2020.
Was this review helpful? Yes No Funny Award
4 people found this review helpful
15.1 hrs on record
Yapım: Ubisoft Montreal
Dağıtım: Ubisoft
Tasarımcı: Jordan Mechner
Tür: Action/Adventure
Platformlar: Xbox, GameCube, PS2, PSP, PC
Çıkış Tarihi: 6 Kasım 2003

Nedir bu Prince of Persia : Sands of Time?

Ubisoft Montreal tarafından geliştirilen ve Ubisoft tarafından dağıtımı sağlanan, action/adventure türüne sahip, duvardan duvara, kolondan kolona atladığımız bir oyundur Prince of Persia Sands of Time. Oyunun parkur mekanikleri gerçekten tatmin edici fakat bazı bug veya glitchler bu keyfi elimizden alıyor. Onun dışında yapay zeka harika. Uzun süredir bu kadar iyi yapay zeka görmemiştim. Grafikler yılına göre normal, atmosfer fena değil, müzikler iyi fakat çeşitliliği yok, yani sürekli aynı müzikler tekrar tekrar çalıyor. Ve geldik en can alıcı noktaya: hikaye. Hikaye çok sıkıcı ve tahmin edilebilir. Klişe demiyorum ama akıcı değil. Neyse aşağıya inip daha detaylı bir şekilde inceleyelim.

Oynanış

Oynanış mekaniklerini iki kısma ayıralım:

1- Parkur Mekanikleri: Gerçekten parkur mekaniklerinin çeşitliliği çok fazla. Duvara tırmanma, duvardan duvara zıplama, kolonlara tırmanma, kolondan kolona atlama, bir direkten öbür direğe sallanarak atlama, engellerden hoplaya zıplaya kurtulma gibi birçok tatmin edici mekanik mevcut. Gerçi bu mekanikler çoğu oyunda var fakat bu oyun, parkur mekaniklerini gerçekçi ve tatmin edici kılıyor. Zaten oyunun %70’ini parkur sekansları oluşturuyor. Eğer bu mekanikler tatmin edici olmasaydı, kimse bu oyuna katlanamazdı. Ayrıca bazen parkurun akışını bozan glitch veya buglar mevcut. Örneğin görünmez duvarlar, bazı yerlerin tırmanılamaz olması (Bu bir glitch veya bug değil fakat öyle yapmışlar ki insanın oraya atlayası geliyor. Tabi atlayınca da orayı tutamadan taa en aşağıya düşüyor insan.)

2- Combat Mekanikleri: Combat mekaniklerinin çeşitliliği çok fazla ama vuruş hissiyatından yoksun ancak harbiden çeşitlilik baya bol olmuş. Öncelikle zamanın kumlarını kullanabilen daggerımızın mekaniklerini sayalım. Genel olarak mekanikleri saymak gerekirse: The Power of Delay, The Power of Revival, The Power of Restraint, The Power of Haste olarak 4’e ayrılır. The Power of Delay, her şeyi yavaşlatır fakat prens diğerlerine göre biraz daha hızlıdır. The Power of Revival, zamanı 10 saniye geriye alır. Mesela parkur yaparken aşağıya mı düştünüz? Hemen zamanı geri alın ve parkura kaldığınız yerden devam edin. Fakat şöyle bir şey var. Dagger’a doldurabileceğimiz kumların bir sınırı var. Oyunun başında bize 4 slot veriliyor yani 4 kere zamanı geri sarabiliyoruz. Bu slotların sayısını arttırmak adına etraftaki benimde tam anlayamadığım yarı kum yarı ışık kürelerinden belli miktar toplamamız lazım. The Power of Restraint, düşmanı bir süre kumlaştırarak hareket etmesini önlüyoruz. Düşman kumlaştığı anda ona kılıç darbesi indirirseniz prens otomatik olarak takla atarak onu kesiyor. Ve son olarak geldik The Power of Haste, The Power of Delay ile The Power of Restraint’in karışımıdır. Etraftaki yani prensin etrafındaki tüm düşmanlar kumlaşarak donar ve prens hızlı hızlı hepsini kılıç darbeleriyle keser. Bu mekaniği, sahip olduğumuz kum slotlarının yarısı veya yarısından fazlası dolu ise kullanabiliyoruz.

Prensin normal kılıcında ise pek bir olay yok. Sadece herkese geçiriyorsun, düşmanın üstünden atlayıp arkasından geçiriyorsun ve düşmanın saldırılarını bloklayıp counter-attack yapabiliyoruz.

Onun dışında The Power of Destiny diye bir mekanik var. Aslında bu tam olarak bir mekanik değil. Şöyle anlatayım. Bizim oyunda save aldığımız bazı yerler var. O kısımlar sanki küçük bir kum fırtınası varmış gibi gözüküyor. İşte oranın içinde durursak bize ileriyi gösteriyor. Yani prensin ileride nereden geçeceğini veya kimlerle karşılaşacağını gösteriyor ve bunu kullanmak beleş :D. Yani kum harcamıyoruz bunu kullanırken.

Son olarak yapay zeka ve düşman çeşitliliğinden kısaca bahsedeyim. Yapay zeka söylediğim gibi son zamanlarda gördüklerimin en iyisi. Etraftaki düşmanlar aval aval etrafa bakınıp koşuşturmuyorlar. Sadece size fokuslanıp gardını alıyorlar ve sizin açığınızı bulup saldırıyorlar.

Grafik ve Atmosfer

Oyunun grafikleri yılına göre normal düzeyde. Ne harika ne de rezalet değil. Atmosfer iç daraltıcı, sıkıcı ve akıcı değil. Atmosfer başlarda iyi gibiydi ama sonrasında biraz bozmaya başladı gibi geldi bana. Ancak grafikler ve atmosfer birbirine çok iyi uyum sağlamış. O konuda tebrik ederim yapımcıları.

Hikaye

Kısaca hikayenin başını anlatmak gerekirse; İran'da bulunan Pers hükümdarı Shahraman, oğluyla beraber, Hint diyarındaki Azad ülkesine doğru sefere çıkar. Kendi kralına ihanet eden vezirin de yardımıyla başkentin ele geçirilip yağma edilmesinden sonra Shahraman, sarayın hazineleri arasında içi parlak kumlarla dolu olan devasa bir kum saati bulur. Saraya daha sonradan varan prensin, beraberinde tuhaf bir hançer de getirdiğini gören vezir, bu hançeri ondan almak ister. Fakat kral, oğlunu ilk savaş ganimetinden mahrum bırakmak istemeyerek bu isteği reddeder. Hançerin ve kumların özelliğini bilen vezir bu sefer prensi kandırır ve hançeri kullanarak kum saatini açmasını sağlar. Serbest kalan bu kumlar, sarayı yerle bir eder ve yayıldığı yerlerdeki canlıları korkunç kum canavarlarına çevirir. Bu felaketten prens hançeri, savaşta esir düşen Farah büyülü madalyonu ve vezir büyülü asasının yardımıyla kurtulur.

Hikaye sıkıcı fakat akıcı bir anlatıma sahip. Arada sıkılsam da hikayenin akıcılığı ve atmosfer sıkıntımı giderdi. Genel olarak sıkılsam da memnun ayrıldım oyundan.

Sonuç

Oyun benim için ortalamanın üzerinde bir oyun olsa da hikaye ve atmosfer anlamında kötü bir oyun Prince of Persia Sands of Time. O kadar eksiğine rağmen oynanabilir bir oyun bana göre. Hiçbir şeyi mükemmel yapmamış ancak her şeyden azar azar koyarak, hepsinin birbirine uyum sağlanması sağlanmış. Bence alıp bir deneyin derim.

Artılar(+):
- Oynanış çeşitliliği
- Yapay zeka
- Herşeyin birbirine uyumu

Eksiler(-):
- Hikaye sıkıcı
- Atmosfer çok sığ
- Vuruş hissiyatı
- Müziklerin çeşitsizliği

NOT: 76/100

Keşke tüm oyunlar bu formülden kullanabilse...
Posted 12 April, 2020.
Was this review helpful? Yes No Funny Award
< 1  2  3  4 >
Showing 1-10 of 37 entries