Recent reviews by FF.

Indiana Jones filmlerine saygı duruşunda bulunan muazzam bir oyun. 80-90'lar espritüelliği, komedisi, ara sahneleri ve özellikle de seslendirmesi ile tam olarak bir Indiana Jones filminden bekleyeceğiniz kalite. Bu tür oyunların atası sayılabilecek Tomb Raider ve onu takip eden Uncharted serilerinden sonra aksiyon macera türüne yeni bir oyuncunun eklenmesi bizler açısından çok önemli, zira Indiana Jones oyununun başarısı yeni oyunlarının da gelmesine vesile olacaktır - umarım.

Indiana Jones seslendirmesinde Troy Baker, Voss ve Gantz gibi diğer karakterlerin seslendirmelerini yapan adını bilmediğim sanatçılar inanılmaz bir iş çıkarmışlar, tam bir film kalitesinde seslendirme mevcut. Bu kadar iyi bir seslendirme hiç beklemiyordum.

Oyunun teknik kısımlarına gelirsek grafiksel anlamda bir AAA oyundan beklenen kaliteye sahip ancak FPS'si biraz sıkıntılı. id Tech motorunu kullanmış olmalarına rağmen böyle sıkıntılı FPS almak yoruyor. Ayrıca grafik kalitesinde Supreme ile High arasında FPS farkı olmaması da garip - en azından bende olmuyordu, o yüzden Supreme kalitede oynadım.
Ancak bir konu var ki diğer oyun motorlarına ve hatta diğer oyun yapımcılarına taş çıkartacak cinsten. Oyunu her açtığınızda menü sizi oyunda en son bulunduğunuz bölgede karşılıyor ve oyuna devam et dediğinizde o kadar akıcı şekilde oyuna giriş yapıyor ki hiç yükleme ekranı vs yok. Bu gerçekten harika bir özellik, id Tech motoruna özel değil ise umarım diğer oyunlarda da görürüz.

Oynanış olarak ise isterseniz gizli gidiyorsunuz, isterseniz dümdüz dalabiliyorsunuz. Tabi kalabalık bir gruba dümdüz dalmayı pek tercih etmezsiniz çünkü hemen ölüyorsunuz. Nedense tabancamı çok ender kullandım oyunda, kamçı ve yakın dövüş silahları varken çok aklıma da gelmedi. Ama düşmanlardan düşen silahları kullandığım çok oldu. Bu konuda oyun çok kısıtlı diyemem çünkü oyunun zaten amacı çatışma değil. Daha çok keşif için bulmaca çözmenizi, bu yolda da "engelleri" mümkün olduğunca çok gürültü etmeden aşmanızı istiyor.

Bu oyunun asıl olayı keşif için bulmaca çözmek, bu esnada tuzaklara da dikkat etmek. Ancak - bana göre - bulmaca sayısı çok kısıtlı. Ana görevler boyunca aklımda kalan 3-4 güzel zorlayıcı bulmaca vardı, diğerleri çok basit ki zaten toplam sayısı da herhalde 10'u geçmez. Bunların dışında tek bir konuda hayal kırıklığım oldu, o da tuzaklar. Hiç yok. Oyunun açılış sahnesinde bile tuzak gösteriyorsun, o esnada düşünüyorsun ki "tamam bu oyunu oynarken tuzaklara dikkat etmeliyim" ama oyun hikayesi boyunca bir tane bile tuzak yok. Bir iki tuzak var ama onlara da zaten hikaye icabı diğer karakterler yakalanıyor, bizlik bir durum yok. Sadece bir bölümde iki tane devasa daire testere geçmeniz gerekiyor, onlar da kabak gibi gözümüzün önünde zaten, o tuzağa 5 yaşındaki çocuk bile yakalanmaz. Tomb Raider serisini hatırlayın, tuzaklara yakalanınca çok feci ölümleri gözümüze gözümüze sokuyordu :)

Özetle bu ufak serzeniş dışında kısa ama öz bir hikaye, kaliteli ara sahneler, ilgi çekici ve kısa sayılmayacak yan görevler ve özellikle yine belirtiyorum ki muazzam seslendirmesi ile Indiana Jones serisine saygı niteliğinde bir oyun olmuş. Kesinlikle oynamanızı tavsiye ediyorum.

Son olarak 10 dakikalık ufak bir sekans da olsa ben korku/gerilim oyunu (!) oynamak istememiştim :/

Her ne kadar 2018 God of War ile birçok yönden birebir aynı mekanikler, aynı stil, aynı oynanışa sahip olsa da birkaç yenilikle yine mükemmel bir oyun ortaya çıkmış. Mekan tasarımları yönünden zaten muazzam bir iş çıkarılmış, Asgard'ın (Marvel filmleri etkisinden ötürü) baya baya köy gibi olmasını biraz garipsedim ama makul bir sebep sunuyor Heimdall itnesi :))

- Fuzuli güncelleme - 30.11.2024

Enshrouded'in son zamanların en iyi survival oyunlarından biri olduğunu düşünüyorum. Gerek kendince ufak çaplı hikayesi üzerine oturtulmuş görev sistemi, gerek gelişimini açık şekilde hissettiğin nitelik sistemi, gerek silah, eşya ve sınıf çeşitliliği ile Valheim kadar eğlendiren bir oyun. Nispeten iyi grafiklere sahip olmasına değinmiyorum bile.
Henüz erken erişim aşamasında olduğundan biyom sayısı sadece 5 ile sınırlı. Bu biyomlar tabii ki dolu dolu ve her gördüğünüz yeri keşfetmenizin ufak bir önemi var, zira daha iyi silahları veya zırh setlerinin parçalarını bulma ihtimalinizi artırıyorsunuz. Bu zırhların hepsini kendiniz de üretebiliyorsunuz tabii ki, ancak silahları üretemiyorsunuz.
Oyunda sadece yaratık/düşman çeşitliliği - bence - düşük kalmış. Biyomlar değiştikçe aynı düşmanın/yaratığın biraz daha zırhlısını, farklı bir niteliğe sahip olan varyasyonunu görmek pek hoş olmuyor.

Bunun dışında potansiyel haritayı görünce daha birçok içerik, biyom, yaratık vs ekleneceğini umuyorum. İnşallah öyle olur, çünkü bir kere de en baştan büyücü olarak oynamak isterim.

Oyunun en sıkıntı tarafı ise kötü bir optimizasyona sahip olması, şu oyunun Cyberpunk 2077 ile aynı FPS'yi veriyor olmasının hiçbir mantıklı açıklaması yok.

Grafikler güzel, mekanikler güzel, oyun güzel ama son başarımı almak için çabalarken aq oyunu crash verip %100 olan kaydımı silerek alakasız biçimde %71 civarında bir kaydı görmesi büyük saçmalık!

Nasıl irite edici olabileceğini kesinlikle anlıyor olmalısınız, işte tam da bu sebeple olumsuz inceleme yazıyorum. Seni unutmayacağım Crysis 3, ama bu şerefsizce crash'ini hiç mi hiç unutmayacağım.

Crysis'in mevcut üç oyununda en sevdiğim bu ikinci oyunu. New York'u hem çaresi bilinmez bir hastalığın pençesinde göz alıcı bir şehir olarak hem de savaşın ortasında cehenneme dönmüş bir şehir olarak görüyoruz. Bölümler ilerledikçe New York'un tamamen harabeye dönüşmesine, her yerin yıkıntılarla dolmasına tanıklık ediyoruz. Özellikle Central Park'ın dehşet verici şekilde parçalanarak yükselmesinden keyif alacak kadar manyaklaştım diyebilirim, çok epik bir sahneydi.

Üstelik Crysis serisinin tamamını Türkçe dublaj oynayabilmek çok özel.

İlk çıktığında bin bir zorunla oynamaya çalıştığımız, herkesin Crysis kaldırır mı? sorularıyla bir fenomen haline gelen zamanının ötesindeki oyunu yenilenmiş grafikleriyle yeniden oynamak çok güzel. O zamanlar zar zor 30 FPS alabildiğimden oyunu bitirmek nasip olmamıştı, şimdi ise zevkini çıkararak bitirdim.

Bütün oyunu bitirmiş olduğum için oyun hakkında şunu söyleyebilirim; çok iyi başlayan oyunun buz dağından kaçış sekansı sonrası biraz aceleye getirilmiş gibi. Ayrıca zamanının savaş oyunlarının yaptığı gibi belirli bölümler de tank da kullanıyoruz, uçak da kullanıyoruz, yer çekimsiz ortam dahi var. Bunlar biraz o zamanların popüler mekaniklerini kopyalamak gibi olmuş. Yine de genel olarak çok iyi, keyifli bir oyun, üstelik Türkçe dublajlı olması da cabası.

Portal 2'den beri şöyle bulmaca oyunu eksikliğini gideren güzel bir oyun arıyorsanız bu oyun o oyun arkadaşlar.
Hikayesi ilgi çekici ve sonuna etki edebiliyorsunuz, bulmaca tasarımları çeşitli, mekanlar zaten muhteşem tasarlanmış.
Bulmacaların çoğu bana bir nebze kolay geldi ama bazıları gerçekten zorladı. 30 dakikadan fazla uğraştığım birkaç bulmaca da oldu. Portal serisindeki gibi gözünün önündekini göremiyor hale getiriyor bazen :)

Tek sinirime dokunan yüksek olasılıkla sadece bir defa oynanacak bir oyun için ikinci hatta üçüncü defa oynamaya zorlayan sinir bozucu başarımlar koymuş olmaları. Sen RPG değilsin ki ne alaka öyle gereksiz başarımlar. Hikayenin sonuna etki edebildiğiniz 3 farklı sonun her birine de başarım koymuşlar, tövbe tövbe!

Star Wars: Jedi Survivor, direkt olarak önceki oyun olan Jedi Fallen Order'ın devamı niteliğinde serinin ikinci oyunu olarak karşımıza çıkıyor. Bu ikinci oyun da halefi gibi hafif bir Souls-like türünde. Bu yönden çokça eleştiri alsa da bana göre halen gerçekten Souls oyunu oynamak isteyip de çekinenler için Souls oyunlarının mekaniklerine hazırlayıcı, o çekinceyi bastırıcı, basite indirgenmiş bir Souls-like olarak görülebilir. Tabii ki Souls oyunlarında bir zorluk skalası bulunmamasına rağmen ciddi zorlayıcı oyunlar olmasını da göz önünde bulundurursak Jedi Survivor'ı da en azından JEDI MASTER seviyede oynamak gerekli ki gerçekten bir Souls-like gibi hissettirsin.


HİKAYE
Öncelikle hikayeden başlamak istiyorum, zira benden önce oyunu bitirenlerin yorumlarını okuyunca acaba hikayeyi sonlarda nasıl sıçıp batırıyorlar diye üzülmüştüm. Ancak o yorumların aksine normal, beklentiyi karşılayan bir son var. Beklentiden kastım oyunun başından beri hedef bellediğimiz "yere" - beklendiği üzere - ulaşarak oyunun bitiyor olması, başka bir şekilde bitseydi içimizde ukde kalırdı herhalde. Şahsen ben "ben bunun için mi saatlerce koşturdum" diye sinir olabiliyorum :)
Hatta oyunun başlarında biraz ilerleyince (Zee'yi bulduktan sonra) ufak bir plot-twist yaşıyoruz denebilir ama bu pek de şaşırtıcı ve hikayeyi bütünüyle değiştiren bir olay değildi ancak oyunun sonlarına doğru bir plot-twist var ki "elleri iki yana açık malum bugs bunny capsi"... Bununla alakalı en ufak bir spoiler bile yazmak istemiyorum ki siz de aynı tepkiyi verin.

Vader'ı yine görüyoruz tabii ki olmazsa olmaz. Biz henüz knight olduğumuz için Vader'le dövüşmek abes kalırdı, o yüzden farklı bir tercih yapılmış ki bence çok yerinde olmuş. Bakın Vader'ı görmek spoiler bile değil.

Hikaye genel olarak beklentimi karşıladı, öyle çok efsane düzeyde bir hikaye bekleyenimiz yoktur herhalde. İlgi çekici, çok da fena olmayan, yer yer şaşırtan bir hikaye.


OYUNUN DÜNYASI
Oyunun dünyası Star Wars evrenini ilk oyuna göre çok daha iyi yansıtıyor. Gezegenlerin tasarımları muazzam, her biri ayrı bir dünya gibi hissettiriyor. Oyunda 2 büyükçe açık dünyamsı gezegen (Koboh-Jedha), ufak bir bölüme sahip 2 gezegen/göktaşı (Coruscant-Nova Garon) ve bir de uzay üssü bulunan Koboh'un parçalanmış ayı (Shattered Moon) var. Özellikle uzun süreler geçirdiğimiz Koboh gezegeni çok büyük tasarlanmış, belki de fazla büyük. Ancak keşfetmekten hiç yorulmadım, tam tersine şuradan gidersem nereye kadar ilerliyor diye devam etmeye çalıştığımdan olduğundan daha uzun sürdü oyun.
Burada araya şunu eklemek lazım; ilk oyundaki gibi bazı bölgelere direkt olarak gidemiyorsunuz. Ya "klasik" kapı arkadan kilitlenmiş diyor (kısayol açma kapısı olduğunu artık bilelim lütfen), ya gerekli niteliğe sahip olmadığımızdan ilerleyemiyoruz. Ancak bu durum ilk oyunda da böyle olduğundan ilerleyemediğim bir yer gördüğümde direkt başka yere yöneliyordum.

İlk oyunda farklı ırk çeşitliliği çok fazla yoktu ama Jedi Survivor'da birçok farklı ırktan bireylerle karşılaşıyoruz. Bu yönden de Star Wars evrenini daha iyi yansıttığını düşünüyorum. Farklı ırklardan bireyleri görmek Star Wars evreninde olduğumuza inandırıcılığı açıkça yükseltiyor.

Tabii fazlaca büyük iki gezegen olunca daha hızlı hareket edebilmemiz için bineğe ihtiyacımız var. Burada da yardımımıza Nekko (at-vari), Spamel (deve-vari) ve Relter (kuş) yetişiyor. Özellikle Nekko/Spamel ve Relter'ın kullanımını oyuna yedirmeleri iyi düşünülmüş. Sadece binek olarak kalmamışlar, bir araç olarak kullanmamıza olanak sağlamışlar. Nekko'yu çok yüksek yerlere çıkabilmek için, Relter'ı ulaşamadığımız bazı yerlere ulaşmak için kullanabiliyoruz.

Grafik Kalitesi:
Çok söylenecek şey yok grafikler için, sene 2023 bir zahmet belirli seviyede güzel grafikler sunabilsin oyunlar. Ancak ara sıra kaplama yüklenmesinde gecikme yaşandığını fark ettim. Özellikle dünyada hızlı ilerleyince 16 GB VRAM bile yetişemiyor oyuna.

Bounty Hunters:
Oyunda bir yerden sonra başımıza ödül konduğundan bir ödül avcısıyla karşılaşıyoruz ve gizemli Caij bize ödül avcılarını avlamamızı tavsiye ediyor. Tabii ki hemen her birini avlamaya başlıyoruz. Bunlar aslen ilk oyundaki Haxion Brood adlı ödül avcularının biraz mini-boss tarzında önümüze sürülmüş halleri. Ödül avcılarının tamamını avlayınca bir "sürpriz" ile karşılaşıyorsunuz. O yüzden boş geçmeyin, hepsini avların derim. PS: Tabii bendeki gibi bug olup 11/16'da kalmazsanız (başarımı da açamıyorum bu yüzden :( ).

Bounty Hunters ile gelen mini-boss'lar dışında çeşitli yaratıkların mini-boss versiyonlarının sayısını (7-8) çok az buldum nedense. Ya da Elden Ring'deki 100'den fazla boss sayısı sonrası tatmin olamadım :D
Burada da Spawn of Oggdo (evet ilk oyundaki Oggdo Boggdo'nun evladı) adlı boss çıldırtıcı seviyede agresif. Rancor ya da Golden Skriton bile bu kadar zorlamadı.

Bedlam Raiders:
Özellikle bu haydutların oyunda bulunması oyuna büyük artı kazandırmış. Sadece mal İmparatorluk askerleriyle çatışmak yerine oyuna başka bir taraf eklenmiş. Bunlar askerlerle de çatışıyor, o yüzden ara sıra ikili hatta yaratıklar da müdahil olursa üç taraflı çatışmalar görebiliyorsunuz.


OYUN MEKANİKLERİ, STANCES VE YETENEKLER
Oyunun mekanikleri ilk oyunla büyük ölçüde benzerlik taşıyor, sağolsunlar ki ilk oyundan öğrendiğimiz birkaç numarayı biliyor olarak başlıyoruz. Oyun ilerledikçe yeni şeyler öğreniyoruz tabii ki ama öyle çok fazla çeşitlilik yok ne yazık ki. Zaten bir yandan da düşünüyorum başka ne ekleyebilirler diye, çok uçuk kaçık şeyler öğreniyor olsak Darth Vader oluruz. Bunun dışında 5 farklı Stance (Duruş şekli) ile oyuna çeşitlilik katmak, düşmanlara farklı yaklaşım göstermemizi sağlıyor. Zırhlı düşmanlara karşı Çift elli ışın kılıcı duruşu çok etkili oluyor mesela ya da daha çabuk vurabilmek için daha hızlı saldırı yapabildiğiniz Stance'ı seçebiliyorsunuz. Oyun sadece 5 Stance'den ikisini aynı anda kullanabilmenize izin veriyor. İkisi arasında çatışma esnasında geçiş yapabiliyorsunuz.

Yetenekler konusunda oyun benim beklentimi karşıladı. Gerek ilerledikçe öğrendiğimiz özel yetenekler gerekse kazandığımız puanları harcadığımız genel yeteneklerde seçenekler yeterli. Özellikle RB+A ve RB+Y ile yaptığımız hareketler büyük eğlence katıyor dövüşe. O andan itibaren başka bir seviyede eğlence başlıyor diyebilirim.


LOOT SİSTEMİ
Oyunun en üzücü yerine geldik. İlk oyundaki gibi sadece kozmetik ya da oyunu bitirmek için çok da önem arz etmeyen ancak %100 yapmak için ihtiyaç duyulan geliştirmeler buluyoruz. Ekstra olarak Force Tear adlı çeşitli düellolar yaptığımız ya da hareket kabiliyetimizi sergilediğimiz testler var. Bu Force Tear'lerin bazıları da cidden çok zorlayıcı. Elden Ring vibe'ı hissettim. Bir Tree Sentinel kolay mı geldi, al sana iki tane gibi...
Yani bir yandan da düşünüyorum: Star-Wars evreninde loot olarak ne verilebilir? Kılıç desen olmaz, farklı silahlar desen Jedi ruhuna aykırı. Yetenekler desen yeteneği de kutudan bulmayalım bir zahmet. Sonuçta Star-Wars evreni yapımcıları da ciddi manada kısıtlıyor. Loot olarak farklı silahlar falan çıksa verilecek tepkinin haddi hesabı olmaz herhalde :)


SON SÖZLER
İlk oyundaki eleştirilerin birkaçını ikinci oyun olan Jedi Survivor'da da gidermek için pek uğraşmamış EA. İyi bir hikaye, güzel tasarlanmış bir dünya var. Ancak bu dünyanın içinde keşfedeceğiniz yerlerde kıytırık bir ışın kılıcı parçası/kaplaması veya mini-boss buluyoruz. Buna rağmen ilk oyunu seven birisi ikinci oyunu da çok sever, nefret edeni de bu oyundan da nefret eder diye düşünüyorum.

Son olarak son zamanlarda çıkan birçok AAA oyunda oyuncuların yaşadığı optimizasyon sorunlarını bu oyunda da büyük bir kesim yaşamakta. Ben Jedi Survivor'ı sorunsuz bir şekilde oynayabildim, ancak oynayamayan birçok insan var. Ayrıca halen çözülmesi gereken glitchler/buglar mevcut. Oynamak için şimdilik bekleyin, %50 indirim görürseniz kesin oynayın.

Playstation'dan sonra PC'de hem de 60 FPS rahatlığıyla oynamak gerçekten muazzam bir deneyimdi. Bu oyunla alakalı tek sinir olduğum nokta aptal aptal başarımlar koymuş olmaları. Normalde sevdiğim oyunları yüzde yüzlemek isterim ancak es geçtiğim ender oyunlardan biri ne yazık ki Uncharted 4 ve Kayıp Miras oldu. Bu sinir bozucu başarımları kazanmak için ne zamanım ne de sabrım var.

uB yauon arkış ribokç ön aryıgm arvıd, yii ibr youn ayıkmcçaka idey ünüşüyorddmu. ncAak enhzü rişgi löümbüyel rsükicileyü ibr ikyayhee aship lığacoanı ev lenğlecei ibr yonaşın acasunığın ögsertid. 7 aast tibairyiel de nainıcım ihç ezdemdeile.

LMULUO

- Atsamıralr ev ragkilerf ahşena.
- Blmaucara gili eçikci, abzırıla pesniten abtis ev reklotraıyro.
- Kakinartermizi ssiene akdra, attah ess nunato akdra etirğişebildkem oçk yii üdnüülşüm, ub eglened raktı ibrokç youn aycımıpısınn es eçiğigt ibr zellikö.
- 24 übüy asnki za mı idey üşdürşüntüşmü nakca younu kıynadotan osnra eteryil ludoğunu üşdünmuroyüm.


LMUSUZO

- tabiS 60 SPF yonuromuy maa ibrokç işik ıstıkın ayşakarıtya. iBr de SPF prodral luoory, maumır öçlüzür.


*Reparo*


Bu oyuna karşı birçok ön yargım vardı, iyi bir oyun çıkmayacak diye düşünüyordum. Ancak henüz giriş bölümüyle sürükleyici bir hikayeye sahip olacağını ve eğlenceli bir oynanış sunacağını gösterdi. 7 saat itibariyle de inancımı hiç zedelemedi.

OLUMLU

- Tasarımlar ve grafikler şahane.
- Bulmacalar ilgi çekici, bazıları nispeten basit ve tekrarlıyor.
- Karakterimizin sesine kadar, hatta ses tonuna kadar değiştirebilmek çok iyi düşünülmüş, bu genelde artık birçok oyun yapımcısının es geçtiği bir özellik.
- 24 büyü sanki az mı diye düşündürmüştü ancak oyunu oynadıktan sonra yeterli olduğunu düşünüyorum.


OLUMSUZ

- Sabit 60 FPS oynuyorum ama birçok kişi sıkıntı yaşayacaktır. Bir de FPS droplar oluyor, umarım çözülür.